İzleyiciler

5 Mart 2010 Cuma

köprüaltı 3

denize kustu. sonra kusmuğunu gördü, ve yine kustu.

deniz alacaydı. kusmasa da doğal hali buydu. sırasıyla sahil, çöplük, deniz şeklinde ilerliyordu katmanlar ve üzerine kustuğu şey zaten atıktı. gri deniz. atık üzerine atık.

ayakta duracak hali yoktu. acid kullanmak harikaydı, o an sahnede penisini açmış rock starı kadar özgüven dolu ve eğlenceli hissediyordu. fakat bundan iki hafta önce, son kullanışında sol elinin soğukta donduğunu zannederek eline kaynar su döktü saatlerce, elinin çözüldüğüne inanana kadar. sabah olduğunda artık derisi olmayan, şişmiş ve kıpkırmızı bir eli vardı. her an açık yaraya tuz basarmışçasına yanıyordu ve çığlıklar attı hastahaneye gittiği tüm yol boyu. tırnakları döküldü ilerleyen günlerde. hala sol elini bir yere çarptığında tüyleri diken diken olur. haftalarca süren iyileşme sürecinde yanlışlıkla elini kazara bir yere değdirişinde yanan canının psikolojik artığı bu. kişiliği üzerinde bırakılmış bir yığın karanlık gölgeden biri.

o günden beri alkolden fazlasını kullanmıyordu ve tekrar kustu. çıkan şey salyayla karışık mide özsuyu. geriye içeride pek bir şey kaldığı söylenemez.

kusmaktan başını kaldırabilirse düşündüğü şey kendini yok etmek. var olmamak, bomboş ve acı verici bir bir varoluştan iyidir. mutsuz yaşamak vücudunda hastalıklı bir organ taşımak gibi, o organı aldırmak ise hayatına son vermek.

ve dünya üzerindeki tüm pislikten en çok rahatsız olanlar, o pisliğe en yakın olanlardır. ona bulanmaktan korkanlar. insandaki yardımseverlik güdüsü, yardıma muhtaç kalma korkusundan gelir. fakirleri en çok doyuranlar açlık içinde büyümüşlerdir.

küçük göt için derlerdi ki sıfatına bok atsan yapışmaz. içinin çirkinliği suratına vurmuş.

onun annesi yok, yani onu hiç tanımamış. babası bir müzisyen. adam devamlı ev değiştirir, birileriyle evlenir, sonra boşanır, kendine iş açmaya çalışır, batırır, sonra yine evlenir ve yine boşanır. işte tüm bu süreçte küçük göt hep onun peşinde ayakbağı olarak yaşamış.

bir kedi dolaşıyor etrafta ve o bir insan olsa asla şu an küçük götün çevresinde dolaşıyor olmazdı. işte kedileri sevmek için bir neden daha.

bunun dışında, bir kedi sizi asla doğum gününü unuttuğunuz için terketmez.
bir kedi sizi asla yargılamaz.
bir kedi size nasıl yaklaşacağını herhangi bir insandan çok daha iyi bilir.

yavaş adımlarla etrafında geziniyor fakat asla tam anlamıyla yaklaşmıyor.

bir neden daha: bir kedi asla kendisine her yemek veren kişiye ait olmaz. yemeğini alır ve kafasına estiği an siktiri çeker. gerçekte bir kedi, yalnız bir kişiye aittir.

yüzünde acı bir gülümseme beliriyor fakat o kadar içten ki, o an bu çirkin ve baş belası çocuğa karşı sempati bile duyabilirsiniz.

gülümseyişi kafasında tekrar akmaya başlayan müzikten. eğer bir kez müziğin parçası olduysanız, sonra hep müzikle yaşarsınız, her an bir ezgiyi yaşar gibi. kafasından geçen sözler şu.

'dinle beni pisi pisi. güneş doğup sabah olmadan, insanlar seni boğmadan, kalk git burdan.'

sonrası bir gitar solosu.

intahar edemeyeceğinin farkında fakat bunu yapmayı istiyor. yine de yapacağı şey öylece oyalanmak ve sonra gidip uyumak. sonra biraz daha uyumak ve geçene kadar uyumak. geçmesi gereken şey tüm bu can sıkıntısı ve boşluk hissi. her şeyin sebepsizce saçma ve boktan oluşu.

işte tüm bu amaçsız varoluş, küçük götün hikayesi.

ve herkesin bir hikayesi vardır, onu kendisi yapan.

denize tekrar kusuyor ve çekip gidiyor oradan.

kedi yanlız kalıyor, güneş doğuyor.

çılgınca olması gereken hayat seçimi beş parasız ve işlevsiz biri olmak iken, insanlar bir gün daha aynı saatte, aynı yere, geçecek her bir saatinde ne yapacağını bilerek, buna doğru yürüyor. uykusuz ve mutsuzlar. eğlenceli olabilecek her şey sinir bozucu. komik olması gereken gülüşler sadece alaycı.

hangi hayat daha çılgınca?

bir zaman geçiyor ve daha da boğuyor kediyi yola çıkan her bir insan. sıkıştırılmış, görevlerinden ibaret insanlar. onun adı bir tamponu boya. diğerinin ki şu telefonu cevapla.

küçük göt yürürken yalpalıyor ve düşüyor. güvenliği sağla ona bir çuval bokmuş gibi bakıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder